Canlıların Sınıflandırılması
Çevremizde milyonlarca canlı bulunur. Bilim adamları, canlıları daha kolay incelemek için benzerlik ve farklılıklarına göre sınıflandırmışlardır.
Sınıflandırma yapılırken
- Dış görünüşleri,
- İç yapıları,
- Hareket, beslenme ve çoğalma özellikleri göz önünde bulundurulmuştur.
Bu sınıflandırmada canlılar; mikroskobik canlılar, mantarlar, bitkiler ve hayvanlar olmak üzere dört grupta incelenir.
Ayrıca bitkiler kendi içinde çiçekli bitkiler ve çiçeksiz bitkiler, hayvanlar ise omurgalı hayvanlar ve
omurgasız hayvanlar olmak üzere iki grupta incelenir.
A)MİKROSKOBİK CANLILAR
Çevremizde çıplak gözle görülemeyecek kadar küçük pek çok canlı yaşar. Mikroskop ile
görülebilen bu canlılara mikroskobik canlılar adı verilir. Mikroskobik canlılar; suda, havada, toprakta ve diğer canlıların üzerinde bulunur.
En çok bilinen mikroskobik canlılar bakterilerdir. Bakterilerin bazıları zararlı, bazıları yararlıdır.
Sütten yoğurt ve üzümden sirke yapılmasını sağlayan bakteriler yararlı bakterilerdir.Verem, tifo, kolera, tetanoz, zatürre gibi hastalıklara sebep olan bakteriler zararlı bakterilere örnek olarak verilebilir.Bakterinin yanı sıra öglena, amip ve terliksi hayvan çıplak gözle görülemeyen mikroskobik canlılardan bazılarıdır.
Canlı vücutları sıcaklık ve besin açısından mikroskobik canlılar için yaşamaya elverişli yerlerdir.
Not:Bitki ve hayvan atıklarının çürüyerek toprağa karışması olaylarında rol oynarlar.
B)MANTARLAR
Mantarlar kendi besinini üretemez. Genellikle bol besin bulabileceği, ılık ve nemli bölgelerde yaşar. Mantarlar; şapkalı mantarlar, küf mantarları, maya mantarları ve parazit mantarları olmak üzere dört çeşittir.
Şapkalı Mantarlar
Bu mantarların şapkaya benzeyen huni şeklinde bir tepeleri olduğu için şapkalı mantar olarak adlandırılır.
Şapkalı mantarlar ormanlarda yetişmeleri ve toprağa bağlı olmaları nedeniyle bitkilerle karıştırılabilir. Ancak kendi besinlerini üretememeleri ve kök,gövde ve yaprakları olmaması sebebiyle bitkilerden farklı bir canlı grubudur. Şapkalı mantarlar, vitamin ve protein bakımından zengin besinlerdir.
Doğada bulunan bazı şapkalı mantarlar zehirlidir ve doğadaki mantarların zehirli olup olmadığının belirlenmesi çok zordur. Bu sebeple doğadaki mantarlar kesinlikle yenmemeli,insanlar tarafından yetiştirilen kültür mantarları yenmelidir.
Küf Mantarları
Uzun süre açıkta ve nemli ortamlarda bırakılan ekmek, peynir gibi besinlerin üzerinde küf oluşur. Besinlerin üzerindeki bu küfler, küf mantarlarıdır. Bazı küf mantarları ise ilaç yapımında kullanılır. Örneğin penisilin, küf mantarından elde edilir.Penisilin, 1928 yılında Londra’da Alexander Fleming peynir küfünden elde edilmiştir.
Maya Mantarları
Maya mantarları besinlerin bol bulunduğu, ılık ve nemli ortamlarda hızlıca çoğalır.Çıplak gözle görülemeyen maya mantarları ancak mikroskop yardımıyla görülebilir.Hamurun mayalanarak ekmek yapılması ve peynir üretimi maya mantarları sayesinde gerçekleşir
Bir miktar hamur mayasını ılık su ve şekerle karıştırdığımızda maya kabarmaya başlar. Çünkü şekeri besin olarak kullanan mantarlar hızla çoğalır. Bu sırada gaz kabarcıkları çıkar.
Parazit Mantarlar
Parazit mantarlar yaşadığı canlılara zarar vererek hastalıklara sebep olur. Bebeklerin ağzında pamukçuk denilen hastalığın nedeni bir mantardır.El ve ayaklarda kaşıntı ile başlayıp çatlaklara ve kanamalara neden olan mantar hastalığına mantarlar sebep olur. Saçkıran hastalığında da mantarlar rol oynar.
C)BİTKİLER
İnsan ve hayvanların en önemli besin kaynağı olan bitkilerin yaşam alanları çok geniştir. Kara ve su ortamlarında, çöllerde birçok bitki çeşidi vardır.
Bitkiler yapısal özelliklerine göre,
- Çiçeksiz bitkiler,
- Çiçekli bitkiler olarak sınıflandırılmıştır.
ÇİÇEKSİZ BİTKİLER
Çiçekleri olmayan bu bitkiler ağaç diplerinde, nemli toprak yüzeylerinde, bataklıklarda ve sularda yaşayan basit yapılı bitkilerdir.
Su yosunu, kara yosunu,at kuyruğu,kibrit otu, eğrelti otu çiçeksiz bitkilere örnektir.
ÇİÇEKLİ BİTKİLER
Çevremizi ve doğayı güzelleştiren sebze ve meyveleri elde ettiğimiz en gelişmiş bitkilerdir.
Çiçekli bitkilerin kök, gövde, yaprak ve çiçek gibi yapıları vardır. Bitkinin yaşamsal faaliyetlerini yürütebilmesi için bu yapıların her birinin ayrı bir görevi vardır.
Papatya, erik, elma, kiraz,kayısı,domates,salatalık çiçekli bitkilere örnektir.
- Kök:Bitkinin toprağın altında kalan kısmıdır.Kök, bitkiyi toprağa bağlar, tutunmasını sağlar.Bitkinin yaşaması için gerekli olan topraktaki su ve mineralleri alır. Bitki köklerinde toprağın derinliklerine ulaşmayı sağlayan emici tüyler bulunur. Emici tüyler, kökün topraktaki su ve suda çözünmüş maddeleri emmesini sağlar.Havuç, kereviz, turp gibi kökünde besin depolayan bitkilerin köklerini yeriz.
- Gövde: Bitkinin genellikle toprak üstündeki kısmıdır. Kök tarafından emilen suyu ve mineralleri yaprağa doğru taşır. Yaprak ve çiçekler gövde üzerinde bulunur. Ayrıca yapraklarda üretilen besin gövde ile bitkinin diğer kısımlarına iletilir. Bitkini dik durmasını sağlar.
Görevleri- Bitkinin dik durmasını sağlar.
- Kökten gelen maddeleri yapraklara taşır.
- Bitkinin çiçek, yaprak ve meyvesini taşır.
- Yapraklarda üretilen besini diğer yapılara taşır.
- Yaprak: Bitkilerde besinin üretildiği kısımdır. Karbondioksit, su ve ışığı kullanarak besin üretir.